Bibliographie sélective OHADA

Explorez la bibliographie sélective OHADA de ressources Open Access en droit des affaires

Thèses et Mémoires
Langue de la ressource

Résultats 2 ressources

  • Ekonomilerin küreselleşmesi ve piyasaların globalleşmesi karşısında, ortak bir dile sahip olma arzusu giderek daha fazla hissedilmektedir. Bu ihtiyacı hafifletmek için dünya çapında, birçok ülke, kalite ve karşılaştırılabilir bilgiler için UFRS standartlarını benimsemenin uygun olduğunu düşünmüştür. Bu momentumda, SYSCOHADA muhasebe sistemi aracılığıyla OHADA alanı, 2017 yılında standartlarını UFRS ile uyumlu hale getirmeye karar vermiştir. Bu çalışmanın amacı, Uluslararası Muhasebe Standartlarını (UMS/UFRS), on yedi ülkedeki tüm varlıklarının muhasebesini yöneten Afrika'da Ekonomi Hukuku'nun Uyumlaştırılması Örgütü'nün muhasebe sistemi (SYSCOHADA) ile karşılaştırmaktır. Bu karşılaştırmalı analizin amacı, yukarıdaki iki muhasebe sisteminin benzerliklerini ve farklılıklarını ortaya koymaktır. Bu analiz UMS 1 : Finansal Tabloların Sunuluşu, UMS 2: Stoklar, UMS 7: Nakit Akış Tablosu, UMS 8: Muhasebe Politikaları, Muhasebe Tahminlerinde Değişiklikler Ve Hatalar, UMS 10: Raporlama Döneminden Sonraki Olaylar, UMS 12 :Gelir Vergileri, UMS 16 :Maddi Duran Varlıklar, UMS 19 :Çalışanlara Sağlanan Faydalar, UMS 20 :Devlet Teşviklerinin Muhasebeleştirilmesi Ve Devlet Yardımlarının Açıklaması, UMS 21 :Kur Değişiminin Etkileri, UMS 23 Borçlanma Maliyetleri, UMS 37 Karşılıklar, Koşullu Borçlar ve Koşullu Varlıklar, UMS 38 Maddi Olmayan Duran Varlıklar açısından yapılan muamelelere odaklanacaktır. Çalışma, her iki muhasebe standardı hakkında da iyi bir anlayışa sahip olmayı sağlayacaktır. Bu nedenle, yatırımcılar ve diğer tüm kişiler, SYSCOHADA ve Uluslararası Muhasebe Standartları ile ilgilenenler, bu iki muhasebe standardının finansal tablolarının karşılaştırılabilirliğini kolaylaştırmak amacıyla muhasebe düzenlemeleri hakkında iyi bir anlayışa sahip olabileceklerdir. Çalışma sonucunda SYSCOHADA ile Uluslararası Muhasebe Standartları arasındaki karşılaştırma birçok benzerlik ve çok az farklılık ortaya koymaktadır. Kıta Avrupası muhasebe sistemi ve Anglo-Sakson sisteminden kaynaklanan SYSOHADA hükümleri, kaynaklarını Uluslararası Muhasebe Standartlarında bulmaktadır. Ancak, bu iki standarttaki en büyük fark, SYSCOHADA için tarihsel maliyet ölçüm yöntemi ile UFRS için gerçeğe uygun değer arasındadır. In the face of the globalization of economies and the globalization of markets, the desire to have a common language is increasingly felt. To alleviate this need, many countries around the world have considered it appropriate to adopt IFRS standards for quality and comparable information. At this momentum, the OHADA field, through the SYSCOHADA accounting system, has decided to harmonize its standards with IFRS in 2017. The purpose of this study is to compare the International Accounting Standards (IAS/IFRS) with the accounting system of the Organization for the Harmonization of Economic Law in Africa (SYSCOHADA), which manages the accounting of all its assets in seventeen countries. The purpose of this comparative analysis is to reveal the similarities and differences of the above two accounting systems. This analysis will focus on the treatment of IAS 1 : presentation of financial statements IAS 2: Inventories IAS 7-cash flows IAS 8 accounting policies, changes in accounting estimates and errors IAS 10: events after the reporting period IAS 12 income taxes IAS 16 :property, plant and equipment assets IAS 19 :employee benefits IAS 20 :accounting for government grants and government assistance, description of TMS 21 :the effects of changes in foreign exchange rates IAS 23 borrowing costs, IAS 37 Provisions, Contingent Liabilities and Contingent Assets, IAS 38 intangible assets . The study will allow to have a good understanding on both accounting standards. Therefore, investors and all others persons interested in the SYSCOHADA and International Accounting Standards will be able to have a good understanding on the accounting regulations in order to facilitate the comparability of the financial statements of these two accounting standards. As a result of the study, the comparison between the SYSCOHADA and international accounting standards reveals many similarities and few differences. Originating from the continental European accounting system and the Anglo-Saxon system, the provisions of the SYSOHADA find their sources in International Accounting Standards. However, the major difference in these two standards is between the historical cost measurement method for the SYSCOHADA and the fair value for IFRS.

  • Tüm sermaye şirketlerinde, "sermaye" niteleyicisinin de belirttiği üzere, hissedarların şirket borçlarına karşı sorumluluğu, hissedarların şirkete hisse katılım değerleriyle sınırlı olduğu prensibi kabul edilir. Aynı şekilde, hissedarların ticari kararlardaki ağırlığı aynı sınırlama prensibine bağlı olarak belirlenir. Ticari şirketler hakkındaki Türk yasalarında ve Afrika Ticaret Kanunu Uyum Örgütünün (Organisation pour l'harmonisation en Afrique des droits des affaires, OHADA) yasalarında, sermaye şirketlerinde, "hissedarların sorumluluk ve ağırlığı prensiplerinin" sıkı bir şekilde korunduğunu gözlemleriz. Hissedarların genel olağan ve olağanüstü kurulları, genellikle, şirketin günlük yönetimini aşan kararları alma yetkisine sahiptir. Bu kararlar kesin belirlenmiş bir çoğunluğa göre alınır. Sermaye şirketlerinin günlük yönetimi alanında kalan bütün kararlar, bahsi geçen şirketlerin ticari katılım oranlarına göre – aslında hissedarlardakileri gelen – şirketlerin yönetim organlarının yetkilerinden kaynaklanır. Sermaye şirketlerinde, genel kurullar veya yönetim organları tarafından alınan, tüm kararlar, bu şirket hissedarları bahse geçen kurullara veya organlara katılmalarsalar bile, tüm şirket hissedarları için geçerli, uygulanabilir veya muhalefet edilebilirlerdir. Bu durum göz önüne alındığında şöyle bir çıkarımda bulunabiliriz: bu tür şirketlerde, hisselerin çoğunluğunu elinde bulunduran hissedarlar, bu şirketleri idare etme yetkisini de aynı zamanda elinde bulundurmaktadırlar. Birçok aynı durumda, çoğunluk hissedarları ve azınlık hissedarları arasındaki menfaat çatışmalarını gözlemleyebiliriz. Oybirliği veya nitelikli çoğunluk gerektiren kararlar dışında, çoğunluk hissedarları, olağan ve olağanüstü kurallarda tüm yetkiyi ellerinde bulundurmaktadır. Aynı şekilde, sermaye şirketlerinin yönetim organlarında, çoğunluk hissedarları her zaman yöneticileri tayin etmektedir. Bu koşullarda, kararların alınmasında, çoğunluğun azınlığın menfaatlerinin göz önüne aldığı durumlarla karşılaşmak pek olanaklı değildir. Bu nedenle, çoğunluğun karşılıklı menfaatleri ve azınlığın menfaatleri arasındaki denge sorunu, genellikle çoğunluğa karşı azınlığın haklarının ve menfaatlerinin korunması sorunuyla bir tutulmayı hak etmektedir. Özellikle, çoğunluğu kontrol etmek yoluyla suiistimalleri önlemek veya hissedarlar arasındaki çatışmaları azaltmak için, azınlığa bazı haklar ve yetkiler vermek suretiyle azınlığı korumak esastır. Ancak, bu hak ve yetkilerin kapsamı "çoğunluk tarafından yönetim prensibi" ile sınırlandırılmalıdır. Bu çalışma kapsamında, OHADA ve Türkiye Cumhuriyeti'nin ticaret hukukunda yer aldığı şekliyle, sermaye şirketlerinde azınlığın korunması hakkındaki uygulanan yolları analiz ettik. Bununla beraber, azınlık hissedarlarının korunması hakkında statü düzenlemelerini analiz edebilmek için, OHADA ve Türk hukukundaki, bazı sermaye şirketlerinin esas sözleşmelerini örnek olarak aldık. Hissedarlar, bu sözleşmelerde, yasalarda öngörülen düzenlemelerden daha iyi düzenlemeleri öngörme olasılığına sahip olmaktadırlar. Bu çalışmanın sonuçlarının, Afrikalı ve Türk hukukçular için olduğu kadar OHADA'ya üye ülkelerden Türkiye Cumhuriyeti'ne yatırım yapmak isteyen herkes için yararlı olacağı inancındayız. Dans les sociétés commerciales des capitaux, il existe le principe de délimitation des responsabilités des actionnaires par rapport aux dettes sociales et aux prises de décisions sociales. En lisant attentivement la législation turque sur les sociétés commerciales et la législation de l'Organisation pour l'harmonisation en Afrique des droits des affaires « Ohada» en sigle, nous observons également l'existence de ce principe de délimitation des responsabilités et de poids des actionnaires dans les sociétés commerciales des capitaux prévues dans toutes les deux législations. En Droit de l'Ohada tout comme en Droit Turc des sociétés commerciales, les assemblées générales des actionnaires dans les sociétés des capitaux, disposent de la compétence de prendre les décisions sur la politique générale et qui dépassent la gestion quotidienne des sociétés. Les décisions des assemblées générales sont prises, selon la majorité bien déterminée au cas par cas. Tandis que, les organes de gestion de ces sociétés, disposent des compétences pour décider sur la gestion quotidienne desdites sociétés. Toutes les décisions prises tant par les assemblées générales des actionnaires que par les organes de gestion des sociétés commerciales des capitaux, demeurent valables et opposables à tous les actionnaires sociaux; même à l'égard des actionnaires qui n'y ont pas participé. Au regard de cette observation, il nous est logique d'affirmer que dans les sociétés des capitaux, ce sont les actionnaires majoritaires qui disposent logiquement tous les pouvoirs de décider sur les sorts sociaux. Dans pareilles conditions, nous pouvons observer que les conflits d'intérêts entre les actionnaires majoritaires et ceux minoritaires, sont inévitables. Sauf pour les décisions qui nécessitent l'unanimité ou celles qui requièrent une majorité qualifiée, les actionnaires majoritaires détiennent tous les pouvoirs des décisions dans les assemblées et même dans les organes de gestion car, ce sont toujours les actionnaires majoritaires qui désignent les dirigeants de ces sociétés en fonctions de leurs poids sociaux. Il est ainsi peu probable que la majorité prenne en considération les intérêts de la minorité dans la prise des décisions. Pour cette raison, la question d'établir l'équilibre entre les intérêts respectifs des actionnaires majoritaires et ceux des minoritaires, mérite d'être assimilée en général à la question de la protection des droits et intérêts de la minorité contre la majorité. Plus précisément, il est indispensable de protéger la minorité en lui accordant certains droits et pouvoirs pour qu'elle puisse contrôler la majorité aux fins de prévenir les abus ou de limiter les conflits entre les actionnaires. Cependant, l'étendue de ces droits et de ces pouvoirs mérite d'être limitée par le principe de la gestion sociale par la majorité. Dans le cadre de cette étude, nous avons analysé la manière dont les actionnaires minoritaires sont protégés dans les législations de l'Ohada et turque. En plus, nous avons approfondi notre étude avec les analyses des dispositions statutaires y relatives d'une dizaine des sociétés commerciales des capitaux de deux Droits concernés car, les actionnaires disposent légalement le pouvoir d'en prévoir meilleur que ce qui était prévu par les législateurs. Nous sommes convaincus que les résultats de cette étude, seront théoriquement bénéfiques pour les juristes qui s'intéressent aux Droits turc et de l'Ohada et pratiquement importants pour toute personne qui souhaite investir tant dans la République de Turquie que dans l'un des dix-sept (17) pays membres de l'Ohada.

Dernière mise à jour depuis la base de données : 06/08/2025 12:01 (UTC)

Explorer

Thèses et Mémoires

Type de ressource

Langue de la ressource

Ressource en ligne